Romanın saltanatı sürdü

Yine bol romanlı bir yıl geçti. 2009’da yayımlanan 427 romandan 238’i ilk romandı. Ama aklımızda kalanların sayısı fazla değildi. Dünya klasiklerinden uyarlanan çizgi romanlar ilgi gördü. Şiir ve öyküde ise geçen yıllara göre düşüş vardı.

Metin Celal

 Oldukça sakin bir yıl geçirdik. Kayda değer tartışmalar, heyecan verici kitaplar pek olmadı. Yılın en çok satan kitapları, genç kızların gözdesi Stephenie Meyer’in vampir romanları (Epsilon), Elif Şafak’ın “Aşk”ıydı (Doğan). Dünya klasiklerinden yapılan çizgi romanlar çok satanlar listelerinde yer aldı.

İstanbul 2010 Kültür Başkenti Ajansı’nın edebiyat adına en somut projesi “40 Semt 40 Yazar 40 Kitap” (Heyamola) yayımlandı. Yapı Kredi Yayınları 3000. kitabını çıkardı. “Cumhuriyet Kitap” 1000. sayısını kutladı. Kitap ve eleştiri dergisi “Virgül” 12. yılında kapandı. İstanbul iki edebiyat festivaline kavuştu: Tanpınar Edebiyat Festivali ve Edebiyat Mevsimi.

Yayımlama özgürlüğü açısından da geçen yılların dava yağmuru biraz dinmiş gibiydi. 301’den pek söz etmez olduk, ama ufukta Muzır Yasası beliriverdi. Sel Yayınları’nın Apollinaire gibi yazarların da yer aldığı erotik edebiyat dizisi CinSel, muzır bulunup yargılanmaya başladı.

TÜYAP İstanbul Kitap Fuarı Onur Yazarı Cevat Çapan oldu.

Bol roman

Yine bol romanlı bir yıl geçirdik. Ömer Türkeş’in belirlemesine göre 427 roman yayımlanmış, bunların 238’i ilk roman. Ama aklımızda kalanların sayısı pek fazla değildi. Okurun ilgisini daha çok Ayşe Kulin, Nermin Bezmen, Hande Altaylı gibi yazarların popüler romanları çekti. Yazgülü Aldoğan, Ece Vahapoğlu, Ömer Özgüner olaya dayalı, kolay okunan, çok satan kitaplarıyla gazeteci romancılar akımını başlattılar. Reşat Nuri Güntekin’in “Yaprak Dökümü” ve Halit Ziya Uşaklıgil’in “Aşk-ı Memnu”sundan sonra Orhan Kemal’in “Hanımın Çiftliği” de televizyon dizisi oldu. Dizileşen klasikler çok satanlar listelerine girdi.

Yılın önemli romanları Ayfer Tunç’un hem biçimi hem de anlatımıyla dikkati çeken, Türkiye’den insan manzaralarını anlattığı “Bir Deliler Evinin Yalan Yanlış Anlatılan Kısa Tarihi” (Can), Mahir Öztaş’ın 70’lerin siyasi havasının hâkim olduğu “Koparıldığımız Topraklar” (YKY), Behçet Çelik’in krizde işsiz kalmış bir adamın gözünden orta sınıfın iletişimsizliğini, yalnızlığını anlattığı “Dünyanın Uğultusu” (Kanat), Mehmet Eroğlu’nun “laik-Müslüman çatışması ekseninde bir aşk romanı” diye sunulan, “Fay Kırığı” üçlemesinin ilk cildi “Mehmet” (Agora), İrfan Yalçın’ın “Yorgun Sevda”sı (Can), Mehmet Açar’ın 80’li yıllar gençliğini anlattığı “Çok Uzaklarda Bir Yaz” (Turkuvaz), Sema Kaygusuz’un Dersim konulu “Yüzünde Bir Yer” (Doğan), Cahide Birgül’ün “Eflatun Koza”sı (Everest) ve Oya Baydar’ın “Çöplüğün Generali”ydi (Can).

Romanın aksine şiir ve öyküde hem ürün sayısında hem de dikkati çeken kitaplarda geçen yıllara göre düşüş vardı. Edip Cansever’in kitaplarına girmemiş şiirlerinin derlendiği “Öncesi de Kalır” (YKY), İş Bankası Yayınları’nın “Kayıp Şairler” dizisi, Cevat Çapan’ın “Ara Sıcak” (YKY), Hulki Aktunç’un “Sönmemiş Dizeler” (YKY), Çiğdem Sezer’in “Denizden Geçme Hali” (YKY), Emirhan Oğuz’un yirmi yıl aradan sonra ikinci kitabı “Myndos Geçişi” (Kırmızı), Onur Caymaz’ın “Yaz Tarifesi” (Metis) akılda kalan kitaplardı.

50 Kuşağı yazarları, ilk kitaplarının yeni baskılarıyla edebiyatta ellinci yıllarını kutladı. Metin Eloğlu’nun dergilerden derlenen öykülerinden oluşan “İstanbullu” (YKY), Onat Kutlar’dan yepyeni bir derleme “Karameke” (YKY), Feyza Hepçilingirler’in göç öyküleri “İşte Gidiyorum” (Everest), Mustafa Kutlu’nun uzun hikâyesi “Tahir Sami Bey’in Özel Hayatı” (Dergâh), Rasim Özdenören’in “İmkânsız Öyküler”i (İz), Murathan Mungan’ın “Eldivenler, Hikâyeler”i (Metis), Yekta Kopan’ın “Bir de Baktım Yoksun”u (Can), Aslı Erdoğan’ın cezaevi ve işkence temasını işlediği “Taş Bina ve Diğerleri” (Everest), Murat Yalçın’ın “Kesik Hava”sı (YKY), Emrah Serbes’in “Erken Kaybedenler”i (İletişim) sözü edilmeye değer öykü kitaplarından bazılarıydı.

Dünya edebiyatından çeviriler

Turgut Uyar’ın tüm yazı ve söyleşilerinden oluşan “Korkulu Ustalık” (YKY), Edip Cansever’in “Şiiri Şiirle Ölçmek”i (YKY), Yaşar Kemal’in “Binbir Çiçekli Bahçe”si (YKY), Faruk Şüyun’un derlediği “Füruzan Diye Bir Öykü”, Ayşe Sarısayın’ın “Erdal Öz” biyografisi (Can), Sevengül Sönmez’in “A’dan Z’ye Sabahattin Ali”si (YKY), Murat Belge’nin “Sanat ve Edebiyat Yazıları” (İletişim), Murat Gülsoy’un “602. Gece”si (Can) yılın önemli deneme ve inceleme kitaplarıydı.

Dünya edebiyatından çok sayıda değerli çeviri okuduk. Musil’in “Niteliksiz Adam”ının on yıl aradan sonra Ahmet Cemal çevirisiyle yayımlanan ikinci cildi (YKY), Italo Calvino’nun Kemal Atakay’ın ilk kez Türkçeye çevirdiği denemeleri “Yeni Bir Sayfa” (YKY), Sezer Duru’nun Thomas Bernhard’dan çevirdiği iki kısa anlatı “Yürümek – Evet” (YKY), Behçet Necatigil’in yıllar sonra bulunan çevirisi “Tûtinâme” (Can) ilk akla gelenler oldu.