Türkiye’deki çocuklar günde ortalama dört saat televizyon izliyor. Uzmanlar televizyonun avutma aracı olarak görülmemesi, yemek yedirmek veya ağlamasını kesmek için kesinlikle kullanılmamasını söylüyor.
Televizyon saldırgan yapıyor
Televizyonun içerik ve süre açısından kontrolü anne-babada olmalı. Haftalık olarak program yapılabilir; yaşına uygun çizgi filmler, çocuk programları, CD’ler seçilebilir. Özellikle televizyonun birlikte seyredilmesi, anne-babanın televizyonda karşılaşılan olaylar üzerine yorumları ile çocuğuna rehberlik etmesi, televizyon sonrasında izlenenler üzerine konuşulması yararlı olur.
Çocuklar, sabahtan akşama kadar televizyon izliyorlar. Anneler ve bakıcılar da böylece çok rahat ediyorlar! Çünkü televizyonu kapatırsanız, çocuğunuzla ilgilenmeniz, birlikte parka, tiyatroya, sinemaya gitmeniz, oyun oynamanız, kitap okumanız gerekiyor. Saatleri televizyon karşısında geçen çocukların, bundan olumsuz etkilenmemesi mümkün değil. Bu konuda yapılan çok sayıda araştırma da bu görüşü doğruluyor. Şiddet içerikli programlar, çocuklarda saldırgan davranışlara neden olabiliyor. Uzun süre televizyon izlemek, zihinsel ve dil gelişimini de olumsuz yönde etkileyebiliyor.
Özel Alev Anaokulu rehberlik uzmanları, televizyon ile saldırgan davranışlar arasındaki ilişkiyi şöyle anlatıyorlar:
“Araştırmalar, şiddet içerikli televizyon programlarının; toplumsal şiddete karşı duyarsızlaşma, şiddete karşı olumlu tutumların gelişmesi, suç oranının artması, çocukların saldırgan davranışları öğrenmesi gibi olası etkileri üzerine yoğunlaşmıştır. Çocukların şiddet ve cinsellik içeren televizyon programlarını ve çizgi filmleri izlemeleri, ruh sağlıkları açısından son derece sakıncalıdır. Çünkü bilindiği gibi çocuk, kişiliğini oluştururken en çok model alma yöntemini kullanmaktadır. Ancak aldığı modelin iyi ya da kötü olduğu ayrımına varamadığından, biz engellemediğimiz sürece televizyondaki yanlış modellerin özeliklerini benimsemesi muhtemeldir. Günümüzde çocuklar uzun saatler boyunca televizyon başında kalmaktadırlar. Türkiye’de çocukların, günde ortalama dört saat televizyon izlediğini söyleyen araştırma bulguları mevcuttur. Televizyon izlenen süre arttıkça, şiddet içeren görüntülerle karşılaşma ihtimali de artmaktadır.”
Zihinsel gelişim
Rehberlik uzmanları, doğru bir zaman ve içerik sınırlaması ile televizyonun çok verimli bir eğitim, eğlence ve iletişim aracı olabileceğine dikkat çekerek televizyonun çocuğun kelime dağarcığını arttırdığını, ilgi alanlarını genişlettiğini ve özellikle okul öncesi dönem için hazırlanmış özel programlarla; müzik, belgesel vb. programların olumlu etkileri bulunduğunu vurguluyorlar.
Ancak, televizyon izlemek, çocukların diğer faaliyetlerini engellediği, onları hareketsiz bıraktığı ve diğer çocuklar ile iletişimden uzaklaştırdığı için zihinsel gelişimlerini olumsuz yönde etkiliyor. Sonuç olarak, çocukların yaşlarına uygun ve özel hazırlanmış televizyon programlarını izledikleri ve televizyona ayırdıkları sürenin diğer faaliyetlerini engellemediği durumlarda, televizyon çocukların zihinsel ve dil gelişimleri üzerinde olumlu etkilere sahip.
TV’yi avutma aracı olarak kullanmayın
• Çocuğun televizyon izleme süresi ile ilgili olarak; yaşı, yapması gereken diğer faaliyetler ve uyku ihtiyacı göz önüne alınarak onunla birlikte bir kural belirlemek.
• Çocukların hangi televizyon programlarını, filmleri izledikleri hakkında bilgi sahibi olmak.
• Televizyon programlarında ve sinemalarda izledikleri şiddet hakkında onlarla konuşmak.
• Şiddet davranışlarının gerçek hayatta ne kadar acı verici olduklarını ve ne tür ciddi sorunlara yol açabileceklerini anlamalarını sağlamak.
• Sorunların şiddet kullanmadan nasıl çözülebileceğini onlarla tartışmak.
• Şiddete karşı davranışlar sergiledikleri her ortamda çocukları desteklemek ve takdir etmek.
• Çocuğa; arkadaşlarından birinin diğerine vurduğu, küfrettiği, tehdit ettiği durumlarda sakin ama kesin sözcüklerle nasıl tepki gösterebileceklerini öğretmek; şiddete karşı durmanın ve direnç göstermenin daha fazla cesaret gerektirdiğini anlatmak.
• Anne-babanın, kendi tavır ve tutumları ile çocuğa olumlu modeller olması.
• Televizyonu asla çocuğu avutma aracı (yemek yedirmek, ağlamasını kesmek için vs.) olarak kullanmamak.
• Çocuklar tam olarak anlamadıkları haberler ile ilgili olarak kendi hayal güçlerini kullanmaya başladıkları için, ona izlediği ve anlamadığı şeylerle ilgili anlayabileceği şekilde açıklama yapmak.