2010-2011 sanat mevsiminde, Kadıköy Belediyesi Süreyya Opera Sahnesi dördüncü etkinlik yılına giriyor.
Süreyya Operası’nda bu sezon, 5 Ekim günü İDOB’un bale temsiliyle açılıyor. Bu yıl Ekim’inin operası La Traviata. İDOB, Cumhuriyet’in 88. yılı için özel bir program hazırladı; 27 ve 29 Ekim’de koro, solistler ve orkestra için Levent Kuter’in bestelediği ‘Kuva-i Milliye’ adlı eseri, ilk kez İDOB sanatçıları tarafından yorumlanacak. KBSO konserleri ise 18 Ekim’de Japon arpist Naoko Yoshino’nun resitali ile başlayacak. İlk fuaye konseri ise değerli çellist ve hoca Ozan Tunca tarafından verilecek.
Kasım’da seyirciyi yeni bir opera temsili bekliyor. Ünlü İtalyan besteci G.Rossini’nin daima ilgiyle karşılanmış ve her zaman insanları çekmeyi başaracağı anlaşılan ‘Sevil Berberi’ 6 Kasım’da sahnelenmeye başlayacak. Herhalde bütün mevsim dolup taşacak. Opera programının bu yıl ki ilginç bir yanı da, hemen hemen aynı temayı ve karakterleri işleyen iki operayı peşpeşe İstanbullulara sunması olacak. Yani Mozart’ın ‘Figaro’nun Düğünü’ ile Rossini’nin ‘Sevil Berberi’. Kasım’da seyirci her iki operayı izleyip, hoş bir kıyaslama ve anımsama imkanı bulacak.
Kasım 2010, KBSO konserleri açısından büyük zenginlik yüklü. Borusan Yaylı Çalgılar Dörtlüsü, Amerika’dan gelecek usta piyano yorumcusu Meral Güneyman ve nihayet ünlü Rus çellist Alexander Rudin ile İdil Biret’in konseri Kasım’ı oda müziğiyle bezeyecek. Rudin/Biret üst üste iki gün seyirciyle buluşacak. Yani, İstanbul ve Kadıköylülere çifte konser sunacaklar. İkilinin İstanbul’da ilk defa birlikte Beethoven ve Brahms’ın eserlerini yorumlayacaklar.
Aralık’ın özelliği yine İstanbul’da bir ‘ilk’ bale gösterisinin gerçekleşmesi olacak. Otello temalı özgün eser 11 Aralık’ta sahnelenmeye başlayacak. 30 Aralık’ta İDOB’un geleneksel Yeni Yıl Konseri her zamanki gibi insanları çekecektir.
İDOB’un yıllarca sanat yönetmenliğini yapan, duayen bariton ve şan hocası Mesut İktu’nun resitalini KBSO, izleyicilere özgün bir program olarak sunuyor. Her zaman gerçekleştirilemeyen bu ayrıcalıklı şan resitali müzik severler için ilginç olacaktır. KBSO konserleri Aralık’ta yoğunlukla sürecek. Cihat Aşkın, Tian Bonion, Cana Gürmen üçlüsünün ‘klasik trio’ programı, ayın parlak bir müzik dinletisidir.
KBSO’nun bir özel program önerisini de Borusan Yaylı Çalgılar Dörtlüsü dinleyicilere seslendirecek; Beethoven Kuartetleri… Borusan Yaylı Çalgılar Dörtlüsü, bu konserde Beethoven’ın üç döneme ayrılan bu oda müziği literatürünün baş eserlerinden birer kompozisyonu icra edecek.
2010 Mayıs ayında Antik A.Ş.’nin düzenlediği şan yarışmasında birinciliği kazanan genç ‘kontrtenor’ Kaan Buldular bir fuaye konseri ile Aralık ayına renk katacak. Devlet sanatçısı usta piyanist Gülsin Onay’ın Darrüşafaka yararına bir resitali de bu ayın ışıltılı programlarından biri. Bu konseri, yıl sonuna doğru İzmir Barok topluluğunun ‘yeni yıl’ konseri izleyecek.
2011, son derece orijinal, az rastlanır bir resitalle açılıyor. KBSO konserlerinin yeniyıldaki ilk organizasyonu müzik meraklılarını gerçekten heyecanlandıracak bir programa ve yorumculara sahip… İdil Biret ve viyola ustası Ruşen Güneş, ilginç ve yepyeni bir programla adeta izleyiciye sürpriz yapacaklar. 19. yüzyılın romantik çağının büyük Fransız kompozitörü H.Berlioz’un orkestra ve viyola için ünlü ve ayrıcalıklı eseri ‘Harold İtalya’da’, orkestra partisinin piyano uyarlaması ile, Biret ve Güneş tarafından Türkiye’de ‘ilk kez’ seslendirilecek. Konserin süprizleri bundan ibaret değil. Ayrıca Türk besteci Ateş Pars’ın bir eserini de iki usta yorumcu ‘ilk kez’ yorumlayacak.
İDOB, 2011’i yine bir Yeni Yıl Konseri ile başlatıyor. Opera ve bale temsilleri de birbirini izleyecek. Ayın sonunda, yeni bir prodüksiyon seyirciyi heyecanlandıracak. Mançalı Don Kişot müzikali herhalde uzun süre sahneden inmeyecek. KBSO konserleri, Hakan Şensoy Kenteti (beşlisi), piyanist Hande Dalkılıç’ın resitali ve keman vitüözü Suna Kan ile piyanist Cana Gürmen ‘klasik’ ikilisinin resitalleri ile sürecek.
İDOB, Şubat ayında, geçen yıl seyircinin doyamadığı ‘Hoffmann’ın Masalları’nı tekrar sahnelemeye başlayacak. Birçok bale ve opera/müzikal dönüşümlü sahneleniyor. İki Dahi-Üç Opera Şubat’ın yeniliklerinden.
KBSO organizasyonları da elbet sürüyor. Değerli piyanist Burçin Büke, ‘sevgililer günü’ için izleyicilere anlamlı bir program sunacak. Borusan Yaylı Çalgılar Dörtlüsü ise üçüncü programını seslendirecek.
KBSO’nın bu yıl müzikseverler için özgün, değişik programlar düzenleme politikasının bir uygulaması 21 Şubat’ta gerçekleşecek ünlü piyanist Muhiddin Dürrüoğlu’nun Piyanolu Kuartet konseri. Dürrüoğlu mesleğini yıllardır Fransa ve Belçika’da başarı ile sürdüren bir sanatçı. KBSO, sanatçıdan özel bir konser programı istedi. Türkiye’de hiç çalınmamış olan, dünyada da yorumuna sık rastlanmayan, hatta çok çeşitli CD kaydı da bulunmayan, Beethoven’ın ilk eserleri arasında yer alan üç piyanolu kuarteti yorumlaması için rica etti. Sanatçının bu öneriye olumlu ve anlayışla yaklaşımı, İstanbul ve Kadıköylülere bir ‘ilk’i daha yaşatacak. Dürrüoğlu, Belçikalı yaylı çalgılar virtüözleri ile beraber Beethoven’ın bu renkli ve parlak ve az bilinen eserlerini seslendirecek.
Besteci ve kemancı Hasan Tura, Müge Hendekli ile Şubat sonunda izleyenlere müzikte bir ‘İspanyol gecesi’ yaşatacak.
Mart’ta KBSO anlamlı bir anma konserine ev sahipliği yapacak. Türkiye’nin müzik icra kurumlarında uzun yıllar sanatçı ve yönetici olarak çalışıp, emek vermiş olan, flütist Mükerrem Berk ve eşi arpist Sevin Berk’in anısına ülkenin önde gelen birçok devlet sanatçısı ve virtüöz ve yorumcuları, o gece Süreyya Sahnesinde bir araya gelecek. Anılarda yaşayan Berk çifti geniş bir sanatçı katılımıyla hatırlanırken, dinleyiciler de bir müzik şöleni gecesi geçirecekler.
İDOB’un temsil repertuvarına da bu ay yeni bir bale eseri girecek: Batik. Opera ve bale gösterileri elbet dönüşümlü olarak sürecek.
KBSO organizasyonları da Berklerin anma konserinden ibaret değil. Özellikle çağdaş kompozitörlerin eserlerini yorumlamasıyla tanınan değerli piyano virtüözü Toros Can’ın resitali; Golden Horn Brass Quintet’i konseri; ünlü arpist Şirin Pancaroğlu’nun solo dinletisi birbirini izleyecek. KBSO, Mart sonu için ilginç bir konferans organize etti. Ülkenin önde gelen müzikolog ve müzik yazarı Ahmet Say, ‘müzik/edebiyat ilişkisi’ ve ‘müzikte yeteneğin işlenmesi ve geliştirilmesi’ gibi iki değişik tema üzerinde konuşacak. Yani iki bölümlü bir konferans… Elbet Ahmet Say soruları da yanıtlayacak ve birçok ailenin merak ettiği, yetenekli çocukların eğitimi konusu tartışılacak.
Nisan programı da birbirinden renkli temsil ve resitallerle dolu. KBSO, müzikseverler için özellikli bir konser daha organize etti. ABD’de mesleklerini sürdüren piyanist Benjamin Hochmann ve çellist Efe Baltacıgil, Beethoven’ın beş ‘viyolonsel/piyano sonatının’ hepsini iki konserde icra etmek üzere Amerika’dan gelecekler. Böylece izleyici Türkiye’de bir ‘ilk’e daha tanık olacak. Bu eserler, ilk defa bütün olarak seyirci için iki usta yorumcu eliyle iki gece üst üste seslendirilecek. Yine KBSO organizasyonları içinde F.Liszt Haftasında yerli ve yabancı ünlü Liszt yorumcuları Süreyya Sahnesinde üç resital verecek.
İDOB’un Nisan programı da opera, operet, müzikal ve bale temsilleriyle çeşitli bir sunum gösteriyor. Bale Haftası dolayısıyla seyirciler peşpeşe değişik gösterileri izleyebilecek.
Mayıs, KBSO’un düzenlediği yine parlak ve akıllarda yer edecek bir konserle başlıyor. Duayen kemancı Ayla Erduran, çellist Alexander Rudin ve devlet sanatçısı piyanist Ayşegül Sarıca, ilkbaharı sanki klasik trio literatürünün tanınmış eserleriyle karşılayacaklar. Borusan Yaylı Çalgılar Dörtlüsü’de dördüncü dinletisini gerçekleştirecek. İDOB’un bir yerli eseri; Yalçın Tura’nın ‘Sevmek Nedir?’ ini sahnelemesi Mayıs ayının özgün bir gösterisi olacak. Türk balesinin kurucu İngiliz hocası Dame Ninette de Valois’ı anma gösterileri de yılın son etkinlikleri olacak.
Her yıl olduğu gibi Mayıs sonunda M.Ü.G.S.F Devlet Kobservatuvarı ve İstanbul Ünüversitesi Devlet Konservatuvarı’nın birer gösterisi Kadıköy Belediyesi Süreyya Operası’nda yer alacak.
Haziran ayında ise Uluslararası İstanbul Müzik Festivali çerçevesinde İKSV’nin düzenlediği konserleri izleyeceğiz. İlgililer, İKSV ‘nin Süreyya’da ki konserlerini bu katalogda göremeyecek. Ancak 2011’de İKSV programı oluştuktan sonra, KBSO aylık bültenlerinde ilan edilecek. Elbet Pazar günleri geleneksel şekilde sahnelenen müzikli çocuk oyunları bu yıl boyunca da sürecek.