Türkiye İşveren Sendikaları Konfederasyonu (TİSK) İşgücü Piyasası Bülteni’nde işsizliğin 2009 yılında damgasını vurduğu, işsizlikte yıllık oranın son 20 yılın zirvesine ulaştığı, 757 kişinin iş bulma ümidi olmadığı söyledi.

 TİSK’in 2009 yılı İşgücü Piyasası Bülteni’nde, Türkiye İstatistik Kurumu’nun (TÜİK)Hanehalkı İşgücü Araştırması 2009 Yıllık sonuçları kapsamında işgücü piyasasında son bir yıllık dönemde ön plana çıkan gelişmeler, işsizlik ödeneği başvurularındaki yıllık değişim ve ILO verileri çerçevesinde işsizlik oranlarında Türkiye’nin dünyadaki konumu değerlendirildi ve bazı tespitlere yer verildi.
”İşsizliğin 2009 yılına damgasını vurduğu” belirtilen bültende, 2009’da Türkiye’de 15 yaş ve üzerindeki nüfusun 914 bin kişi arttığı, 28 bin kişinin çeşitli nedenlerle işgücü piyasasının dışında kalanlar arasından ayrılarak işgücü piyasasına dahil olduğu kaydedildi. Böylece işgücü artışının, nüfus artışının üzerine çıkarak 943 bin kişiyi bulduğu belirtilen bültende, ”İşgücü içinde istihdam edilenler ancak 83 bin kişi artarken, işsiz sayısındaki artış 860 bin kişiye varmıştır. Çalışma çağındaki nüfus artışının neredeyse tamamını (yüzde 94) oluşturan işsizlik artışı işgücü piyasasına hakim olmuştur” denildi.

İşsizlik oranının, 2009’un Şubat dönemindeki yüzde 16,1’lik rekor sonrasında 2009 yılı genelinde yüzde 14 olarak gerçekleştiği belirtilen bültende, böylece işsizliğin yıllık oran açısından son 20 yılın en yüksek düzeyine çıktığı kaydedildi.

Kriz öncesi dönemi temsil eden 2007 yılında 2 milyon 376 bin kişi olan işsiz sayısının 2009’da yüzde 46,1 artarak 3 milyon 471 bin kişiye çıktığı belirtildi. Bültende, iş bulma ümidi olmayanların sayısının 2009’da yüzde 24 oranında artarak 757 bin olduğu ifade edildi.

Bültende, ILO’nun ülke grupları için yaptığı tahminler kullanılarak, 2009 yılında bir önceki yıla göre işsizlik oranındaki artışlar puan olarak karşılaştırıldığında, Türkiye’deki işsizlik artışının dünya ortalamasının ve tüm ülke gruplarına ait ortalamaların üzerinde olduğunun görüldüğü kaydedildi. Buna göre, 2009’da 2008’e göre dünyada işsizlik oranı artışı Türkiye’de 3 puan olurken, gelişmiş ülkelerde 2,4 puan, orta ve güneydoğu Avrupa (AB) dışı ve BDT’de 2 puan, Latin Amerika ülkelerinde 1,2 puan, Orta Doğu ülkelerinde 0,2 puan oldu.
 

”Erkek istihdamı azaldı, kadın istihdamı arttı”

TİSK’in hazırladığı işgücü piyasası bülteninde şu değerlendirmelerde bulunuldu:
”Ekonomik ve sosyal yapının en büyük düşmanı olan işsizlik Türkiye’de kriz ile birlikte çok önemli mevziler ele geçirmiştir. İşsizliği geriletmek için hükümet, işveren ve işçi kesimlerinin uzlaşmasına dayalı Ulusal İstihdam Programının oluşturulup uygulanması gereklidir.

2007’de yüzde 10,3 olan işsizlik oranı ekonomik kriz nedeniyle 2008’de yüzde 11’e çıkarken, 2009’da sıçrama yapmış ve yüzde 14’e yükselmiştir. 2009’da işsiz sayısı kriz öncesine göre yüzde 46,1 oranında yaklaşık yarı yarıya artmıştır. İşsiz sayısı klasik tanıma göre 2008’e kıyasla 860 bin kişi artarak 3 milyon 471 bin kişiye ulaşmıştır.

İş bulmaktan ümidini kesenlerin sayısı 145 bin kişi artarak 757 bin kişiye varmıştır.
Alternatif işsizlik tanımına göre işsizlik oranı yüzde 23,4; işsiz sayısı 6 milyon 292 bin kişidir.
2009’da istihdam sanayide 311 bin kisi azalmış; tarımda 238 bin kişi, hizmetler sektöründe ise 149 bin kişi artmıştır. Hizmetlerdeki artış, sanayideki büyük kaybı telafi edememiş ve tarım dışı istihdam 155 bin kişi azalmıştır.

Böylece, 2009’daki 83 bin kişilik cılız istihdam artışını tarım kesimi yaratmıştır.
Kentlerde istihdam azalmış, ‘tersine iç göç olgusu’ yaşanmıştır.
Erkek istihdamı azalırken kadın istihdamı artmıştır. Sanayi sektöründeki erkek istihdamı azalışı 334 bin kişi olmuştur. Genç istihdamı gerilemiştir.

Kayıtdışı istihdam oranı, güçlü olmayan bir artış gösterirken, ücretli kesimde kayıtdışı istihdam oranı azalmıştır. Ücretli kesime ait bu olguda sosyal güvenlik primlerinde yapılan indirimlerin de etkisinin bulunduğu düşünülmektedir.

Yeni iş arayanların sayısı, uzun süreli işsizlere göre daha hızlı artmaktadır. İşgücüne katılma oranı özellikle kadınlarda artmaktadır. İşsizlik ödeneğine başvuranların sayısı Aralık 2009’dan itibaren tekrar yükselişe geçmiştir. Bu durum, işsizlik oranının yükselebileceğine işaret etmektedir.

ILO’nun dünya geneli ve ülke grupları itibariyle yaptığı 2009 yılı işsizlik artısı tahminlerine göre, Türkiye’deki işsizlik artışı bütün ülke ortalamalarını ve dünya ortalamasını geride bırakmıştır.

Türkiye’de bölgeler açısından değerlendirme yapıldığında kriz, sanayi ağırlıklı batı bölgelerinde işsizlik alanında daha ağır hasar vermiştir. Sadece İstanbul’un istihdamı 2009’da 197 bin kişi azalmış ve bunun yüzde 82’si (162 bini) sanayide gerçekleşmiştir.”