Prof. Dr. Özge ARDIÇOĞLU
Özge   ARDIÇOĞLU
  Yazı Yorum
  Ankara Atatürk Eğitim ve Araştırma Hastanesi FTR Kliniği Şefi
  

 

Uzmanlarımız, Sayılarımız

Eski ismiyle mütehassıs hekimlerimizin sayıları, branşları ve dağılımları artmış durumda. Geçmiş yılları uzun uzadıya hatırlatmaya gerek yok. Anestezist olmadan uyuyan hastaları, dört ana branştan başka hekim olmayan yerleri, hatta bazen onların da olmadığı dönemleri hatırlamak mümkün. Hekimlerle birlikte hemşire, teknisyen, yardımcı personel gibi alanlarda da sayı azlığı bulunuyordu. Bazılarında halen sıkıntı devam ediyor. Hekim sayısı ile ilgili bilgilere bakacak olursak; objektif ve bilimsel ölçüler rakamlardan geçiyor. Dağılım durumu da sayı kadar önemli. Bir yerde aşırı yığılma kadar, giden uzmanın pratikman hiçbir şey yapamayacağı, ülke kaynağını ve kişiyi israf eden uç noktalar da yarar getirmiyor. Ben, uzmanlarımızın durumunu görünce uzman açığı olduğunu düşünmüyorum. Uzmanlığını bitirip mecburi hizmete gidilen yerlere baktığımızda periferin bile dolu olduğu izleniyor. Mecburi hizmeti bitenlerin ise tayin istedikleri birçok yerin kadrosu dolu görünüyor. Açık olan yerler neredeyse periferin ilçeleri bile değil. Tabii yine de değerlendirmede sayılara bakmak gerekir.

Tıp fakültelerimiz de sayı tartışmasının içinde. Ülkemizde 1 milyon nüfusa düşen tıp fakültesi sayısı 0.94. Dünya ortalaması 0.30. Bazı bölgeler bu sayıyı düşürebilir, onun için bölgesel bakmak daha sağlıklı olabilir. Avrupa’daki sayı 0.54, Kuzey Amerika 0.62, Güney Amerika 0.60, Asya 0.22, Afrika 0.15 şeklinde karşımıza çıkıyor. Tıp fakültesi sayısında demek ki tüm ortalamaların üzerindeyiz.

En fazla uzman bulunan on il sıralaması; İstanbul 3.549, Ankara 2.448, İzmir 1.796, Bursa 877, Antalya 665, Adana 611, Konya 587, Manisa 525, Mersin 524, Samsun 508 olarak tespit edilmiş. En az uzman bulunan 10 il ise şöyle; Ardahan 37, Tunceli 37, Bayburt 40, Kilis 42, Gümüşhane 49, Iğdır 50, Bartın 61, Bilecik 65, Çankırı 70, Artvin 71. Türkiye geneli 2009 yılı toplam uzman sayısı ise 57.266. Bu arada şunu da belirtmek gerekiyor, en alt sıralarda yer alan Bayburt’un nüfusu 72 bin, İstanbul’un 13 milyon. Yani Bayburt’ta bin 800 kişiye bir uzman, İstanbul’da 3 bin 663 kişiye bir uzman düşüyor. Yaklaşık iki katı bir oran mevcut.

Bazı branşlara kısaca göz atarsak; çocuk cerrahisinde Türkiye’de 100 bin kişiye 0.75, Avrupa’da 0.89 uzman düşüyor. Göz hastalıklarında ülkemizde 3.66, Avrupa’da 7.45, ürolojide Türkiye’de 100 bin kişiye 2.73 uzman, Avrupa’da 3.17 uzman düşüyor. Radyolojide 100 bin kişiye düşen uzman sayısı Türkiye’de 3.16, Avrupa’da bu oran 9.87. Kadın hastalıkları uzmanı sayısı bizde 6.43, Avrupa’da 18.17. Çocuk hastalıkları uzmanı 5.52 iken, Avrupa’da 100 bin kişiye 16.32 uzman düşüyor. Detayında ise çocuk uzmanı sayısı Hollanda’da 6.8, Belçika’da 17.4, İrlanda’da 2.1, Danimarka’da 7.3, Slovenya’da 32.7. Bu da bize tek başına sayının ne kadar değeri olduğu hakkında bir fikir veriyor sanıyorum. Herhalde Hollanda’yı Slovenya’dan geri sayamayız.

Ülkelerin sağlık düzeyi diye bir hesaplamaya girildiğinde ise karşımıza şu sonuçlar çıkıyor; Türkiye -11.98 ile 87. sırada, ilk sırada İsviçre var +22 ile. ABD 18, Singapur 16, Hırvatistan 13, Lübnan 0.89, Tunus -2, Bulgaristan -3, İran -3, sıra -118’e kadar devam ediyor.

Sayılar bize, bazen bildiklerimizi vurguluyor, bazen de karşımıza hiç beklemediğimiz tablolar çıkarıyor.