Selçuk Üniversitesi Meram Tıp Fakültesi’nde 40 denek üzerinde yapılan bir araştırma, pantolon cebinde taşınan cep telefonunun, spermdeki DNA yapı bütünlüğünü bozduğunu ortaya çıkardı.
Meram Tıp Fakültesi Histoloji-Embriyoloji Bölümü’nde görevli Prof. Dr. Selçuk Duman, Doç. Dr. Murad Aktan ve yüksek lisans öğrencisi Duygu Çoruh, kısırlığa etki eden faktörler içinde yer aldığı düşünülen cep telefonları konusunda, ”cep telefonu ve sperme etkisi”ni araştırdı.
Ekip, radyofrekans ışınım özelikli cihazlar olan, 900-1800 MHz ışınım yayan ikinci nesil cep telefonları kaynaklı radyofrekans ışınımının muhtemel etkileri üzerinde yaptığı çalışmayı tamamladı.
Araştırma ekibinin başkanı Prof. Dr. Selçuk Duman, bilim dünyasında pek çok araştırmayla, cep telefonunu radyofrekans ışınımının biyolojik sistemler üzerindeki olumsuz etkilerinin vurgulandığını, radyofrekans ışınımının biyolojik fonksiyonlar üzerinde bir takım doğrudan ya da dolaylı etkilerinin olduğunun değişik araştırmalarla tespit edildiğini ifade etti.
Cep telefonunu radyofrekans ışınımının testis dokusu üzerindeki etkilerinin halen araştırılan bir konu olduğunu dile getiren Prof. Dr. Duman, ”Çalışmamızda 40 insan semen örneğinde, laboratuvar şartlarında, 900 ve 1800 MHz cep telefonu radyofrekans ışınımına cep telefonunun pantolon cebinde taşınmasını temsilen, 2,5 santimetre ve 10 santimetre mesafelerden 15 dakikalık süreyle (açık konumda) maruz bırakılmıştır. Semen örneğinde sperm DNA yapı bütünlüğü ile hareketliliği değerlendirilmiştir. Yaptığımız çalışma sonucunda radyofrekans ışınımın, spermlerin hareketliliğine herhangi bir olumsuz etkisi bulunmadığı gözlenirken, mesafenin yakınlaşmasıyla, spermdeki DNA yapı bütünlüğünün bozulmaya başladığı, floresan mikroskop düzeyinde gözlenmiştir” dedi.
Cep telefonu testislerden olabildiğince uzak konumlandırılmalı
Günlük hayatta maruz kalınan cep telefonu radyofrekans ışınımının testislere yakın konumlandırılmasının sperm DNA’sının yapı bütünlüğünü olumsuz yönde etkileyeceği görüşünde olduklarını ifade eden Prof. Dr. Duman, şöyle devam etti:
”Sağlıklı erkek üreme hücrelerinin varlığı, sağlıklı nesillerin gelişimi demektir. Araştırma sonucu toplum sağlığı açısından değerlendirildiğinde, cep telefonu konuşma süreleri minimum tutulmalı, konuşma konumunda kulaklık kullanılarak cep telefonu testislerden olabildiğince uzak konumlandırılmalıdır. Bu nedenle cep telefonunun pantolon cebinde taşınması doğru değildir. Batı toplumları Türkiye’deki kadar telefon kullanmıyor, onlar ‘alo’ diyor kapatıyor. Bizde ise saatlerce telefonla görüşülebiliniyor. Şu bilinmelidir ki; cep telefonunu yoğun şekilde kullanmanın bedeli, kısırlığa yavaş yavaş merhaba demektir. Ayrıca cep telefonu ne kadar kompleks olursa o kadar zararlı. Çünkü bluetooth, televizyon, radyo gibi özellikler cep telefonunun ışınım gücü frekansını yükseltiyor, elektro manyetik alan artıyor.”
Testislere yakın konumda kullanılan cep telefonlarının sperm kalitesinde ciddi bir düşüşe neden olduğunu dile getiren Duman, ”Sperm sayıları belirgin noktalarda olan kişilerde, cep telefonunun bu zararı önem taşımayabilir. Ancak spermle ilgili sorunu olan hastalarda sıkıntıya neden olur. Zaten kişinin sperminin özelliklerinde bir olumsuzluk varsa, cep telefonu gibi bir olumsuzluğun da her bir parametresi, sperm sayısı ve hareketliliğini yavaş yavaş dibe vurdurur” diye konuştu.
Meram Tıp Fakültesi Histoloji-Embriyoloji Bölümü’nde görevli Prof. Dr. Selçuk Duman, Doç. Dr. Murad Aktan ve yüksek lisans öğrencisi Duygu Çoruh, kısırlığa etki eden faktörler içinde yer aldığı düşünülen cep telefonları konusunda, ”cep telefonu ve sperme etkisi”ni araştırdı.
Ekip, radyofrekans ışınım özelikli cihazlar olan, 900-1800 MHz ışınım yayan ikinci nesil cep telefonları kaynaklı radyofrekans ışınımının muhtemel etkileri üzerinde yaptığı çalışmayı tamamladı.
Araştırma ekibinin başkanı Prof. Dr. Selçuk Duman, bilim dünyasında pek çok araştırmayla, cep telefonunu radyofrekans ışınımının biyolojik sistemler üzerindeki olumsuz etkilerinin vurgulandığını, radyofrekans ışınımının biyolojik fonksiyonlar üzerinde bir takım doğrudan ya da dolaylı etkilerinin olduğunun değişik araştırmalarla tespit edildiğini ifade etti.
Cep telefonunu radyofrekans ışınımının testis dokusu üzerindeki etkilerinin halen araştırılan bir konu olduğunu dile getiren Prof. Dr. Duman, ”Çalışmamızda 40 insan semen örneğinde, laboratuvar şartlarında, 900 ve 1800 MHz cep telefonu radyofrekans ışınımına cep telefonunun pantolon cebinde taşınmasını temsilen, 2,5 santimetre ve 10 santimetre mesafelerden 15 dakikalık süreyle (açık konumda) maruz bırakılmıştır. Semen örneğinde sperm DNA yapı bütünlüğü ile hareketliliği değerlendirilmiştir. Yaptığımız çalışma sonucunda radyofrekans ışınımın, spermlerin hareketliliğine herhangi bir olumsuz etkisi bulunmadığı gözlenirken, mesafenin yakınlaşmasıyla, spermdeki DNA yapı bütünlüğünün bozulmaya başladığı, floresan mikroskop düzeyinde gözlenmiştir” dedi.
Cep telefonu testislerden olabildiğince uzak konumlandırılmalı
Günlük hayatta maruz kalınan cep telefonu radyofrekans ışınımının testislere yakın konumlandırılmasının sperm DNA’sının yapı bütünlüğünü olumsuz yönde etkileyeceği görüşünde olduklarını ifade eden Prof. Dr. Duman, şöyle devam etti:
”Sağlıklı erkek üreme hücrelerinin varlığı, sağlıklı nesillerin gelişimi demektir. Araştırma sonucu toplum sağlığı açısından değerlendirildiğinde, cep telefonu konuşma süreleri minimum tutulmalı, konuşma konumunda kulaklık kullanılarak cep telefonu testislerden olabildiğince uzak konumlandırılmalıdır. Bu nedenle cep telefonunun pantolon cebinde taşınması doğru değildir. Batı toplumları Türkiye’deki kadar telefon kullanmıyor, onlar ‘alo’ diyor kapatıyor. Bizde ise saatlerce telefonla görüşülebiliniyor. Şu bilinmelidir ki; cep telefonunu yoğun şekilde kullanmanın bedeli, kısırlığa yavaş yavaş merhaba demektir. Ayrıca cep telefonu ne kadar kompleks olursa o kadar zararlı. Çünkü bluetooth, televizyon, radyo gibi özellikler cep telefonunun ışınım gücü frekansını yükseltiyor, elektro manyetik alan artıyor.”
Testislere yakın konumda kullanılan cep telefonlarının sperm kalitesinde ciddi bir düşüşe neden olduğunu dile getiren Duman, ”Sperm sayıları belirgin noktalarda olan kişilerde, cep telefonunun bu zararı önem taşımayabilir. Ancak spermle ilgili sorunu olan hastalarda sıkıntıya neden olur. Zaten kişinin sperminin özelliklerinde bir olumsuzluk varsa, cep telefonu gibi bir olumsuzluğun da her bir parametresi, sperm sayısı ve hareketliliğini yavaş yavaş dibe vurdurur” diye konuştu.