“Anayasa değişikliğine ‘Hayır’ diyeceğiz”
CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, partisinin il ve belediye başkanları ve il yöneticilerinin katılımıyla düzenlenen toplantının açılışında yaptığı konuşmada Anayasa Mahkemesi’nin kararını değerlendirdi.
CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, Anayasa Mahkemesi’nin Anayasa değişikliğine ilişkin verdiği “kısmen iptal” kararının kendilerini tatmin etmediğini belirterek “12 Eylül’de, 12 Eylül değişikliklerinin bir uzantısı olarak gördüğümüz o Anayasa değişikliklerine hayır diyeceğiz” dedi. Kılıçdaroğlu, CHP iktidarında yeni bir Anayasa yapma sözü de verdi.
Kılıçdaroğlu, CHP Belediye Başkanları, İl Genel Meclisi Başkanları ve İl Genel Meclisi Grup Başkanvekilleri toplantısının açılışında konuştu. CHP’liler olarak tarihe karşı sorumluluklarının olduğunu, geleceğe ilişkin yol haritalarını çizmek üzere toplandıklarını belirten Kılıçdaroğlu, “Demokrasi, hak ve özgürlükler kavramının boşaltıldığı bir süreci yaşıyoruz. Demokrasi dediler, demokrasi askıya alındı. Hak dediler, haklar kısıtlandı. Hakkını korumak isteyenler coplandı” dedi. Kılıçdaroğlu, “Barış, kardeşlik dedik, barışı ve kardeşliği sanki yeni keşfetmişiz gibi söylemler geliştirdik. Adına açılım dedik ama dönüp baktık ki toplum ciddi ölçüde ayrışmış. Bu ayrışmayı ortadan kaldırmak, barışı, demokrasiyi, kardeşliği yeniden egemen kılmak, nasıl Ulusal Kurtuluş Savaşı sırasında ayrışmadıysak, birleştiysek, güçbirliği yaptıysak o güçbirliğini, beraberliği, geleceğe umutla bakan bir Türkiye’yi yaratmak için buradayız” diye konuştu.
İzlenen ekonomik politikalarıyla toplumun tüm kesimlerinin perişan edildiğini, insanların yoksulluğunun sömürüldüğünü anlatan Kılıçdaroğlu, “Güçler ayrılığı ilkesinin askıya alınmak istendiği, iktidarın kendi mutfağında Türkiye Cumhuriyeti tarihinde ilk kez bütün siyasal partiler dışlanarak, uzlaşma arayışlarına kapılar kapanarak yapılan bir Anayasa değişikliğiyle ve bu Anayasa değişikliği sonrası verilen Anayasa Mahkemesi kararını görüşmek üzere buradayız. Çünkü biz Daha güçlü, daha çağdaş, daha uygar bir Türkiye istiyoruz” dedi.
Kılıçdaroğlu, 111 milletvekilinin, yargıyı yürütmenin emrine verdiği gerekçesiyle Anayasa değişikliğinin iptalini istediğini, bunun sonucunda Anayasa Mahkemesi’nin dün karar verdiğini anımsatarak “Verilen karar, Anayasa Mahkemesi’nin geçmişte vermiş olduğu kararların bir izdüşümüdür. Anayasa Mahkemesi geçmişteki içtihatlarına bağlı kalarak karar vermiştir” dedi.
Kararın geniş çevrelerce tartışılacağını ancak Anayasa Mahkemesi’nin kararlarının bağlayıcılığına inandıklarını belirten Kılıçdaroğlu, bu tartışmaların demokrasi ve hukuk kültürüne önemli katkılar yapacağına işaret etti. Siyasallaşan yargının topluma ağır bedeller ödettiğini ve toplumun vicdanını kanattığını dile getiren Kılıçdaroğlu, “Bir dönem alkışlanan mahkeme kararlarının bir süre sonra toplum vicdanında yanlışlığı ortaya çıkmıştır. O nedenle demokrasiyi getirelim, güçler ayrılığı ilkesini getirelim derken yargının siyasallaşmamasına özen gösteren bir siyasi partiyiz. Yargıç, kendi teminatıyla, yargıç güvencesiyle oturduğu koltuğun hakkını vermeli ve kamu vicdanında kabul görmelidir. Onun için biz demokrasi kültürünü, demokrasi çıtasını yükseltmek zorundayız” diye konuştu.
“Referandumda hayır diyeceğiz”
Anayasa Mahkemesi’nin almış olduğu kararın, Anayasa’nın değiştirilmesi teklif edilemeyecek maddelerine aykırılık nedeniyle alındığını anımsatan Kılıçdaroğlu, şöyle konuştu:
“Biz Anayasa Mahkemesi kararının bizi tatmin etmediğini biliyoruz. Bugün için iptal kararından sonra bile yargıç güvencesinin ve güçler ayrılığı ilkesinin tehlikede olduğunu biliyoruz. Yargının siyasallaşması, toplumun ayrışmasına yol açacaktır. Yargının siyasallaşması toplum vicdanının kanamasına yol açacaktır. Yapılan değişiklikler sonrası Cumhuriyet Savcısı, Adalet Bakanı’nın emrine sokulacaktır. O kadar ki, siz bir yurttaş olarak bir savcının size karşı yaptığı yanlışlığı veya haksızlığı Adalet Bakanı’na şikayet ettiğinizde eğer Adalet Bakanı ‘Ben izin vermiyorum’ dediği an itiraz edeceğiniz başka hiçbir merci kalmamaktadır. Yani bugün bizim elimizde itiraz edip bir üst mahkemeye gitme hakkı dahi bizim elimizden alınmıştır. O nedenle biz bu değişiklikleri uygun görmüyoruz ve 12 Eylül’de, 12 Eylül değişikliklerinin bir uzantısı olarak gördüğümüz o Anayasa değişikliklerine hayır diyeceğiz.”
“Yeni anayasa yapma sözü veriyoruz”
Kılıçdaroğlu, 12 Eylül Anayasası’nın eksikliklerini ve yanlışlıklarını bildiklerini, Türkiye’nin daha çağdaş bir anayasaya sahip olması gerektiğini belirterek güçler ayrılığı ilkesinin güçlenmesinden, medya üzerine uygulanan baskıların kaldırılmasından, milletvekili dokunulmazlığının, kürsü dokunulmazlığıyla sınırlandırılmasından, yolsuzluk yapan bakanların yargılanmasından, örgütlü bir toplumdan yana olduklarını bildirdi. Kılıçdaroğlu, “Onun için yeni parlamentoda seçimlerden sonra yani CHP iktidarında daha çağdaş, daha uygar, toplumu geleceğe güvenle bakan yeni bir Anayasa yapmanın da sözünü ve teminatını veriyoruz” dedi.
Sadece Anayasa değişikliklerine kilitlenmeyeceklerini, siyasi ahlak yasasını da çıkaracaklarını kaydeden Kılıçdaroğlu, “Sorumluluk hisseden her yurttaşımızın, her partilimizin, her aydınımızın, her çizerimizin, her sanatçımızın kişilerin inançlarına saygılı olması gerektiğinin altının çizilmesi gerektiğini ifade ediyorum. Biz, inançlara saygılı ama bu ülkede düşüncelerin özgürce dile getirildiği bir Türkiye yaratmak istiyoruz. Onun için çağdaş bir Anayasa, onun için uygar bir Anayasa” diye konuştu.
“Hayırda ‘hayır’ vardır”
Kılıçdaroğlu, kafalarının arkasında başka bir düşüncelerinin olmadığını, içten pazarlıklı bir siyasi parti olmadıklarını vurgulayarak “Biz, önce YÖK’te reform yapacağız deyip YÖK’ü ele geçirdikten sonra unutan bir siyasal parti değiliz. Biz, YÖK’ü kaldıracağız diyorsak, YÖK’ün üniversitelere bir baskı aracı olarak kullanılmasını kaldıracağız diyorsak bunun teminatını veriyorsak biz bunu yapacağız” dedi. Kılıçdaroğlu, “Bir ülkede üniversiteler susturulmuşsa bilin ki o ülkede demokrasi askıya alınmıştır” diye konuştu.
Sokaktaki vatandaşların telefonda konuşurken dinleme kaygısı taşıdığını, tüm bunları önlemek için yeni bir Anayasa yapmanın teminatını verdiklerini anlatan Kılıçdaroğlu, “12 Eylül’de, 12 Eylül düşüncelerinin ürünü olan, güçler ayrılığı ilkesini siyasal iktidarın emrine sokan bir değişikliğe toplum olarak, aydınlar olarak, dürüst insanlar olarak, topluma karşı sorumluluk hisseden her yurttaşın hayır demesini bekliyoruz. Ve halkımızın söylediği güzel bir laf vardır: Hayırda hayır vardır. Çünkü bu karanlık tablo, Türkiye’nin içinde bulunduğu bu açmaz, bizi aydınlığa taşıyacaktır. Biz, gelecek, aydınlık günlerde buluşacağız” diye konuştu.